Değerli hemşehrilerim, 
Saygıdeğer kamuoyu.

Mersin Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi ve aynı zamanda Anamur, Bozyazı, Aydıncık Siyasi Koordinatörü Sn. Erdal Karan'ın dün yerel basın temsilcileri ile gerçekleştirdiği basın toplantısında kurumumuzu ve şahsımı hedef alan açıklamaları ve kamuoyunu yanıltıcı şekilde yaptığı bilgilendirmeler nedeniyle bu açıklamayı yapma gereği duyulmuştur.

Herşeyden önce Anamur Belediye Başkanı olarak, Mersin Büyükşehir Belediyesine yetki ve sorumluluklarını hatırlatmak, büyükşehir belediyesi tarafından yapılması gerektiği halde türlü bahanelerle aksatılan, geciktirilen ve vatandaşlarımızın kullanımına sunulmayan hizmetlerin takibini yapmak ve vatandaşlarımızın menfaatini korumak amacıyla bizzat Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Vahap Seçer'e sorduğumuz soruların, Anamur Belediye Meclis Üyeliği ve Mersin Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliği dışında herhangi bir yetkisi bulunmayan Sayın Erdal Karan tarafından cevaplanıyor olması Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin ciddiyetini ortaya koymaktadır.

En baştan belirtmeliyim ki Anamur Belediye Başkanı'nın muhatabı, bizzat Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı'nın kendisidir.

Kanunda ve nizamda yeri olmayan, kendilerine uygun bir sıfat oluşturabilmek amacıyla uydurdukları siyasi koordinatörlükler bizim dengimiz yada muhatabımız olmadığı gibi, bu anlayışla yönettikleri Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin ne Anamurlulara ne de Mersinli hemşehrilerimize bir faydasının olmadığını, bu uydurma yönetim şeklinin belediyecilik hizmetlerinin yerine getirilmesinde aksamalara neden olduğunu 4 yıldır tüm Mersin bizzat yaşayarak tecrübe etmektedir.

Sayın Karan'ın, şahsım üzerinden ürettiği polemiklerle popülaritesini arttırma çabasını gayet iyi anlıyor ve saygıyla karşılıyorum.

Ancak Sayın Karan'a polemikler ve yersiz açıklamalar yerine, Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin Anamurlu hemşehrilerimize sağladığı kolaylıkları, varsa ilçemizde gerçekleştirdiği hizmetleri anlatmalarını ve kendini tanıtma çabalarını bu çerçeve üzerinden yapmasını tavsiye ediyorum.

Ayrıca tüm hemşehrilerimize Sayın Karan'ın yaptığı açıklamaları başından sonuna kadar izlemelerini tavsiye ediyorum.
Sayın Karan, Akpınar Yaylası'nda yaşanan su sıkıntısının yeterli yağış olmamasından kaynaklandığını söylerken, şehir merkezi ve çevre mahallelerde yaşanan sivrisinek sorununun kaynağını ise aşırı yağışlar olarak gösteriyor.

İlçemize kazandırdığımız vizyon projelerimizden döktüğümüz asfalta, iş makinesi ve araçlarımızdan, kurduğumuz şantiyelere kadar hayata geçirdiğimiz hizmetler içerisinde eleştirecek birşey bulamayan Sayın Erdal Karan'ın bir çöp konteynırının kenarında bulunan atıkları veya basit tamiratla düzeltilebilecek bir çukuru skandal olarak kamuoyuna anlatmaya çalışması yalnızca kendilerini gülünç duruma düşürür.

Sayın Karan'ın açıklamalarından Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin yapamadığı hizmetlere uydurduğu bahanelerin, ilçemizde ve ilimiz genelinde hayata geçirdiği hizmet sayısından daha fazla olduğunu anlıyoruz.

4 yıllık hizmet sürelerinin sonunda ilçemize bir eser kazandıramamış olmalarını, içme suyundan ulaşıma, otogardan meyve sebze haline, kendilerine bağlı yol ağlarından yeşil alanlara kadar Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin yetki ve sorumluluğunda bulunan tüm hizmetlerde yaşadığımız aksamaların temel nedeni bu arkadaşlarımızın sürekli olarak vurguladığı ama bir türlü altını doldurmadıkları "istişare" anlayışıdır.

Bize göre giriş, gelişme ve sonuçtan oluşan istişare anlayışı, bu arkadaşlarda yalnızca giriş kısmıyla sınırlı kalmakta, sürekli bir araya gelip gerçekleştirdikleri toplantılar sohbet muhabbet, iktidarı suçlayan basın açıklamaları ve evlere dağılış şeklinde ilerlemektedir.

Bunlara göre Mersin'de yaşanan tüm aksaklıkların nedeni bir Hidayet Kılınç bir de Cumhur İttifakıdır.

4 yıldır işçi çıkartmak, terör örgütleri ile irtibatlı ve iltisaklı sabıkalıları belediye bünyesinde işe aldırmak, yapılan usulsüz ihaleler ve hizmet alımları ile gündeme gelmek, yılbaşında belediye bütçesinden alınan şarapları belediye başkanlarına ve meclis üyelerine dağıttırmak gibi vatandaşlarımızın genel gündeminden uzak konularda üstün başarılar gösteren Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin Mersin'in sorunları ile ne zaman ilgileneceği tüm kamuoyu gibi bizde de derin bir merak uyandırmaktadır.

Değerli hemşehrilerim,
Akpınar Yaylası'nda yaşanan su sorununu gündeme getiren, banyo yapmak için Anamur'a gidiyoruz diyen geçmiş dönemde CHP Belediye Meclis Üyeliği yapmış bir büyüğümüzdür.
Bizzat kendisi yerel basın aracılığı ile Mersin Büyükşehir Belediyesi'ne çağrıda bulunmuş ve aynen bu ifadeleri kullanmıştır. Akpınar Yaylası'nın su sorunu taşıma suyla çözülemeyecek boyuttadır. Kiraladık dedikleri 4 tankere ödenen ücretle kalıcı çözümler üretilebileceği aşikardır.

İskele Mahallemizde bozulan yolların nedeni büyük ölçüde MESKİ tarafından gerçekleştirilen şebeke arızası tamiratlarıdır. Kaldı ki bunlar basit tamiratla yapılabilecek işlerdir. 56 mahallemizde 700 kilometre asfalt dökümü gerçekleştiren Anamur Belediye Başkanlığı için bozulan yolları tamir etmek, mazeret üretmekten daha basittir.

Rauf Denktaş Parkı'nın Mersin Büyükşehir Belediyesi'ne tahsisini Hidayet Kılınç engelliyor demek en hafif tabirle ayıptır, günahtır.
Kaldı ki bu parkı ilçemize yakışır hale getirmek için tahsisi beklemek anlamsızdır. Büyükşehir Yasası ile 30.000 metrekare ve üzerindeki yeşil alanlar kanunla büyükşehir belediyelerinin sorumluluğuna verilmiştir. Ayrıca kanunda yeri olmamasına rağmen kendi istediklerine Siyasi Koordinatör sıfatı vererek istedikleri işlere siyaseti dahil edenlerin basit bir parkın bakım işlemi için kanuni tahsisin gerçekleştirilmemesini mazeret olarak sunması akla ve mantığa aykırıdır.

Devlet Bahçeli Sahil Parkı 2. Etap çalışmaları 2022 yılının Ekim ayında başlamıştır. Parkın çevresinden geçen yolun yapılması, belediyemiz tarafından yapılan parkla birlikte eş zamanlı olarak bitirilmesi, burada gerçekleştirilecek olan kamulaştırma işleminin Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin sorumluluğunda olduğu yazdığımız resmi yazılar ile belirtilmiştir.
Neredeyse 1 sene önce parkın açılacağı tarih belli iken, kamulaştırmayı ne zaman yapacaktık asfaltı hangi tarihte dökecektik gibi mazeretlerin arkasına sığınmak beceriksizliğin vücut bulmuş halidir.

Yine 1 sene önce tahsisi gerçekleşen Sebze Meyve Hali için 1 yıl sonra biz buranın hafriyat ihalesine çıktık demek bizler için ayıp iken Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin idarecileri için gelenek haline gelmiştir.

Anamur içme suyu projesinin gecikmesinde iller bankasında takılıp kalmasında da bu anlayışın yattığını belirtmek istiyorum.
Biz resmi yazı yazdık, biz ilgili müdürümüzü gönderdik, biz projesini çizdirdik, biz kaynak için müracaat ettik diyerek kurumlarla yalnızca yazılı ilişki kuran, yazılan yazının, yapılan müracaatın önünü arkasını araştırmayan, kendisini bakan düzeyinde gören, devlet kurumlarımızı ziyaret etmeyi kapı kulluğu olarak adlandıran bu yönetim şekli ile bir yere varılması mümkün değildir.
Kaldı ki Anamur'un içme suyu probleminin iller bankasında takılıp kaldığını iddia eden Mersin Büyükşehir Belediyesi diğer ilçelerimizde bugüne kadar 26 ayrı ihaleye çıkmış ve çalışma gerçekleştirmiştir.
Elbette Mersin'in 13 ilçesinin her biri bizim için aynı değer de ve aynı önemdedir. Her bir ilçemiz Anamur kadar kıymetlidir. Onların sorunlarının çözülmesi Anamur'un sorunu çözülmüş gibi bizleri mutlu etmektedir. Ancak diğer ilçeler için onlarca ihaleye çıkabiliyorken Anamur'un su sorunu neden çözülememektedir.

Kaş Yaylası'na çöp dökmekten vazgeçilmiştir fakat Kaş Yaylası kaderine terk edilmiştir. Doğaya çöp dökmüyoruz diyorlar ancak vahşi depolama alanını ıslah etmedikleri için önceki dönemlerde buraya dökülen çöplerin rüzgarla çevreye dağılmasına seyirci kalıyorlar. İşlerine gelmeyen her konuda kanunları ve yasaları mazeret olarak gösteren Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin kanunla yetki sahibi olmasına rağmen vahşi depolama alanının ıslahını neden yapmadığı ve sorumluluğunu kabul etmediği anlaşılamamaktadır.

Değerli hemşehrilerim,
Bizim niyetimiz, alt yapısı ve üst yapısı ile birlikte hizmet seferberliği başlattığımız ilçemiz Anamur'da tüm kurumlarımızla eş zamanlı hizmetler üretmek ve ilçemiz Anamur'u en kısa sürede gelişmiş, modern kentler seviyesine ulaştırmaktır.

Bizim Mersin Büyükşehir Belediyesi ile alakadar olmamızın tek nedeni vatandaşlarımıza götürmediği hizmetleri hatırlatmak, Anamur başta olmak üzere tüm Mersin'in menfaatlerini savunmaktır.

Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin yetki ve sorumluluğunda bulunan hizmetleri her hatırlatışımızda işi gücü bırakıp basın açıklaması ile şahsımı ve kurumumuzu hedef alan ve kamuoyunu yanlış yönlendirmeye çalışan açıklamalar yapılmasını anlayışla karşılıyorum.

4 yılda Anamur ilçemizde yalnızca sahile inen 2 yolu anca asfaltlayabilen bu yönetim anlayışının bizim hızımıza yetişmesini beklemiyorum.

Sayın Seçer'in ve Sayın Karan'ın, vatandaşlarımızın ivedilikle çözüm beklediği konularda kendileri gibi günlerce hatta yıllarca sözüm ona istişare toplantıları yaparak boşa harcayacak zamanımız olmadığını bilmelerini istiyorum.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Vahap Seçer'e 2024 yılında yapılacak olan mahalli idareler seçimlerine kadar Büyükşehir Belediye Başkanlığının keyfini sürmesini diliyorum.

Vatandaşlarımızın da müsterih olmasını istiyorum.
Önümüzdeki dönemde Mersin Büyükşehir Belediyesi, kendisini kapı kulu olarak değil vatandaşlarımızın hizmetkârı olarak gören bir vatan evladı tarafından yönetilecek ve Mersinli hemşehrilerimiz 5 yıl boyunca alamadığı tüm hizmetlerden faydalanacaktır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.